Bitcoin Kopyalanamaz

Yazar Parker Lewis, Tercüme Kemal, Kaan🇹🇷

Çocukluğumuzda paranın ağaçta büyümediğini öğreniriz. Toplum olarak ise daha sonra para basmanın mümkün olduğunu, hatta para basmanın ekonomimizin normal, gerekli ve üretken bir işlevi olduğuna inandırılırız. Bitcoin'den önce, bu para basma ayrıcalığı küresel merkez bankalarına mahsustu (örneğin buraya bakınız). Bitcoin'den sonra artık Aliler, Mehmetler ve Ayşeler kendilerinin de para basabileceklerini düşünüyor gibi görünüyorlar. Bitcoin'in bir kopyasını yaratmaya çalışmanın temelinde yatan cüret budur. İster konsensüs dışı bir hard-fork yaparak (bitcoin cash), ister bitcoin'i klonlayarak (litecoin) ya da "daha iyi" özelliklere sahip yeni bir protokol yaratarak (ethereum) olsun, her biri yeni bir para basma girişimidir. Bitcoin yapabiliyorsa, biz neden yapamayalım?

2019'da burada oturmuş, binlerce yıldır ilk kez bir ekonomik varlığın (bitcoin) serbest piyasada parasallaşmasına tanıklık ediyoruz. Bu durumun önemini düşünmek ya da bunun nasıl ve neden mümkün olduğunu anlamak yerine, pek çok insan bunun üzerinden atlıyor ve bir türeve ya da ilk etapta görmedikleri bir sorunu iyileştirmenin bir yoluna odaklanıyor. Herkes kısa yoldan zengin olmak ister ve para olduğu sürece simyacılar da olacaktır. Bitcoin'i kopyalamaya çalışanlar günümüzün simyacılarıdır.

Herkes kısa yoldan zengin olmak ister ve para olduğu sürece simyacılar da olacaktır.

Bize bitcoin'in çok yavaş olduğunu söylüyorlar, bu yüzden "daha hızlı" bir kopya yaratıyorlar. Ya da bize bitcoin'in küresel ekonominin gerektirdiği işlem sayısını gerçekleştirme kapasitesine sahip olmadığını söylüyorlar, böylece "daha büyük" ölçeğe sahip bir kopya yaratıyorlar. Sonra bize bitcoin'in bir para birimi olamayacak kadar değişken olduğunu söylüyorlar, böylece "daha istikrarlı" bir versiyon yaratıyorlar. Bu böyle devam ediyor. Daha sonra bitcoin'in çok katı olduğunu ve daha programlanabilir olması gerektiğini söyleyerek "daha esnek" bir kopya yaratıyorlar. Hatta sık sık bize yarattıkları şeyin para olmadığını, bunun yerine "ödemeler" için bir araç ya da bir "yardımcı program" veya belki de "gazla çalışan küresel bir bilgisayar" olduğunu söylüyorlar. Ayrıca bizi yüzlerce, hatta binlerce para biriminin olduğu bir dünyaya ikna etmeye çalışıyorlar. Ancak hiç kuşkunuz olmasın, her durumda bunlar para basma girişimleridir.

Bitcoin'in Değer Fonksiyonu

Eğer bir varlığın birincil (tek olmasa da) kullanım amacı diğer mal ve hizmetlerin takası ise ve üretken bir varlığın (hisse senedi veya tahvil gibi) gelir akışı üzerinde talep hakkı yoksa, bir para biçimi olarak rekabet etmelidir ve ancak güvenilir parasal özelliklere sahipse değer depolayacaktır. Her "özellik" değişikliğinde, bitcoin'i kopyalamaya çalışanlar, bitcoin'i değerli veya para olarak uygun kılan özellikleri anlamadıklarını gösteriyorlar. Bitcoin'in yazılım kodu 2009'da yayınlandığında o bir para değildi. Bugüne kadar, bitcoin'in yazılım kodu para değildir. Yarın kodu kopyalayabilir veya yeni bir özellikle kendi versiyonunuzu yaratabilirsiniz, ancak bitcoin'i para olarak kabul eden hiç kimse sizin versiyonunuzu kabul etmeyecektir. Bitcoin'in zaman içinde para olabilmesi, bitcoin ağının başlangıcında var olmayan ortaya çıkan özellikler geliştirmesiyle mümkün olmuştur ve bitcoin artık var olduğu için bu özelliklerin kopyalanması neredeyse imkansızdır.

Bitcoin'i kopyalamaya çalışanlar, bitcoin'i değerli veya para olarak uygun kılan özellikleri anlamadıklarını gösteriyorlar

Bu özellikler, dünyanın dört bir yanındaki bireysel ekonomik aktörlerin bitcoin'i değerlendirmeleri ve servetlerinin bir kısmını bitcoin'de saklamaya karar vermeleriyle organik ve spontan bir şekilde ortaya çıkmıştır. Bitcoin'in değeri arttıkça merkezsizleşti ve merkezsizleştikçe ağın konsensüs kurallarını değiştirmek ya da geçerli işlemleri geçersiz kılmak veya engellemek de giderek zorlaştı (genellikle sansüre direnç olarak adlandırılır). Bitcoin'in yeterince merkeziyetsiz olup olmadığı ya da sansüre yeterince dirençli olup olmadığı konusunda makul tartışmalar devam etmektedir, ancak durum böyle olsa da, tartışmaya daha az konu olan başka hususlar da vardır:

  1. Bitcoin, ister geleneksel para birimleri, ister diğer dijital para birimleri ya da altın gibi emtia paraları ile karşılaştırılsın, bugün dünyadaki en merkeziyetsiz ve sansüre en dirençli para sistemidir.

  2. Bitcoin değerini merkeziyetsiz olmasından ve sansüre karşı dirençli olmasından almaktadır; bitcoin'in sabit 21 milyon arzının güvenilirliğini sağlayan ve güçlendiren (yani etkili bir değer saklama aracı olmasının nedeni) bu özelliklerdir.

  3. Bitcoin, değeri arttıkça ve ağın tüm seviyelerinde ölçeklendikçe giderek daha merkeziyetsiz ve sansüre karşı daha dirençli hale gelmektedir.

  4. Tekrarla.

Bitcoin'in erdemli döngüsü

Parasal Sistemler Teke Eğilimlidir

Diğer tüm itibari para birimleri, emtia paraları ya da kripto paralar, bilinse de bilinmese de bitcoin ile aynı kullanım alanı için rekabet etmektedir ve parasal sistemler tek bir araca eğilim gösterirler çünkü bunların faydası tüketim ya da üretimden ziyade likiditedir. Parasal ağları değerlendirirken, daha büyük, daha likit ve daha güvenli bir ağ ulaşılabilir bir seçenek olarak mevcutsa, değeri daha küçük, daha az likit ve daha az güvenli bir ağda saklamak mantıksız olacaktır.

Bir sağduyu testi uygulayın. İki hafta çalıştınız ve işvereniniz size tüm dünyada 1 milyar kişi tarafından kabul edilen bir para birimiyle ya da 1 milyon kişi tarafından kabul edilen bir para birimiyle ödeme yapmayı teklif etseydi, hangisini seçerdiniz? Birinin %99,9'unu ve diğerinin %0,1'ini mi talep ederdiniz, yoksa şansınızı bir milyar arkadaşınızla mı denerdiniz? ABD'de ikamet ediyorsanız ve yılda bir hafta Avrupa'ya seyahat ediyorsanız, işvereninizden size her hafta 1/52 oranında avro ödemesini talep eder misiniz yoksa şansınızı dolarla mı denersiniz? Pratik gerçeklik, neredeyse tüm bireylerin değeri tek bir parasal varlıkta sakladığıdır. Diğer parasal varlıklar olmadığı için değil, kendi piyasa ekonomileri içinde en likit varlık olduğu için.

Venezüella bolivarı ya da Arjantin pesosu olan herkes, mümkün olsa dolar sistemine geçmeyi tercih ederdi. Ve benzer şekilde, bir bitcoin kopyasında spekülasyon yapmayı seçen herkes, daha az likit, daha az güvenli bir parasal ağa gönüllü olarak katılma gibi mantıksız bir karar vermiş oluyor. Belirli para ağları bugün bitcoin'den daha büyük ve daha likit olsa da (örneğin dolar, euro, yen), servetlerinin bir yüzdesini bitcoin'de saklamayı seçen bireyler bunu ortalama olarak daha güvenli olduğuna inandıkları için yapıyor ( merkeziyetsiz → sansüre dirençli → sabit arz → değer saklama aracı). Ve başkalarının da (örneğin yakında arkadaş olacak bir milyar kişi) katılacağı beklentisi nedeniyle likidite ve ticaret ortakları artıyor.

Bir bitcoin kopyasında spekülasyon yapmayı seçen herkes, daha az likit, daha az güvenli bir parasal ağa gönüllü olarak katılma gibi mantıksız bir karar vermiş oluyor.

Bitcoin Neden Kopyalanamaz?

Dijital para birimleri yaratan birçok kişi, yarattıkları şeyin başarılı olması için para olması gerektiğini ya kabul ya da itiraf etmiyor; bu varlıklarda spekülasyon yapan diğerleri, parasal sistemlerin tek bir araca eğilimli olduğunu anlamıyor ya da safça kendi para birimlerinin bitcoin ile rekabet edebileceğine inanıyor. Hiçbiri, tercih ettikleri dijital para biriminin nasıl daha merkeziyetsiz, sansüre daha dirençli hale geleceğini veya bitcoin'den daha fazla likidite geliştireceğini açıklayamaz. Bunu daha da ileri götürmek gerekirse, başka hiçbir dijital para birimi, inandırıcı bir şekilde uygulanan bir para politikasına sahip olmak için gereken asgari merkeziyetsizlik veya sansüre direnç düzeyine muhtemelen ulaşamayacaktır. Bitcoin Standardı kitabından bir sayfa bunu iyi bir şekilde göstermektedir:

Blok zincir karar tablosu

Bitcoin belirli bir özelliğinden dolayı değil, değer saklama özelliğini elde ettiği sınırlı, dijital kısıtlılığı sağladığı için değerlidir. Bitcoin'in kısıtlı olmasının (ve para politikasının) güvenilirliği sadece merkeziyetsiz ve sansüre dirençli olmasından kaynaklanmaktadır ki bunun da yazılımla çok az ilgisi vardır. Toplamda bu, giderek artan benimseme ve likiditeyi teşvik eder, bu da bitcoin ağının değerini pekiştirir ve güçlendirir. Bu sürecin bir parçası olarak, bireyler aynı zamanda daha kalitesiz parasal ağlardan çıkmayı tercih ediyor. Bitcoin'de ortaya çıkan özelliklerin kopyalanmasının neredeyse imkansız olmasının temel nedeni budur. Ve aynı zamanda bitcoin'in kopyalanamamasının ya da rekabet dışı bırakılamamasının nedeni de budur: çünkü bitcoin zaten bir seçenek olarak mevcuttur ve parasal özellikleri zamanla (ve daha büyük ölçekte) daha güçlü hale gelir. Bu da bir yandan daha zayıf parasal ağları yok ederek gerçekleşir.

Bu sonuca, aşağıdaki hususlara ilişkin kendi anlayışını geliştirmeden varmak mümkün değildir:

  1. Bitcoin'in son derece kısıtlı olması (nasıl/neden);
  2. Bitcoin'in kısıtlı olduğu için değerli olması; ve
  3. parasal ağların tek bir araca eğilmesi.

Farklı sonuçlara varabilirsiniz, ancak bu, herhangi bir özellik setine dayalı bir çerçeveden ziyade bitcoin'i kopyalamanın (veya rekabet etmenin) mümkün olup olmadığını düşünürken göz önünde bulundurulması gereken uygun çerçevedir. Ayrıca, sizin veya benimki de dahil olmak üzere herhangi bir bireyin vardığı sonuçların denklemde çok az etkisi olduğunu kabul etmek de önemlidir. BBunun yerine önemli olan, piyasadaki görüş birliğinin neye inandığı ve en güvenilir uzun vadeli değer deposu olarak neye yakınlık gösterdiğidir.

Empirik kanıtlar (fiyat mekanizması ve değer), piyasanın bitcoin'in farklılığını belirlemeye devam ettiğini göstermektedir. Ciddi miktarda gürültüye rağmen. Tahminde bulunmadan önce, bitcoin'in neden işe yaradığını ve neden benzersiz olduğunu anlamaya çalışın. Birisi size daha iyi bir bitcoin veya farklılaştırıcı bir özellikten bahsettiğinde, sizden önceki son on yılda aynı yol ayrımına gelen piyasanın bu ödünleşimleri dikkate aldığını ve çok rasyonel nedenlerle rakipleri yerine bitcoin'i tercih ettiğini unutmayın.

Azınlık Kuralı

Nassim Taleb, çok küçük ve uzlaşmaz bir azınlığın kendi tercihlerini çoğunluğa nasıl dayatabildiğini yazıyor, buna azınlık kuralı diyor ve neden En Tahammülsüz Olanın Kazandığını açıklıyor. Bitcoin (ve parasal sistemler) bu fenomenin mükemmel bir örneğidir. Eğer çok küçük bir azınlık bitcoin'in üstün parasal özelliklere sahip olduğunu ve sizin dijital (ya da geleneksel) para biriminizi para olarak kabul etmeyeceğini düşünürken, daha zayıf inançlı piyasa katılımcıları hem bitcoin'i hem de diğer para birimlerini kabul ederse, tahammülsüz azınlık kazanır. Dijital para üstünlüğü için küresel rekabette yaşanan tam da budur. Piyasa katılımcılarının küçük bir azınlığı, diğer tüm dijital para birimlerinin parasal özelliklerini reddederek yalnızca bitcoin'in geçerli olduğuna karar verirken, çoğunluk bitcoin'i diğer paralarla birlikte kabul etmeye razıdır. Uzlaşmazlığı nedeniyle azınlık, tercihini yavaş yavaş çoğunluğa dayatıyor. Dijital paralar dünyasında, çeşitlendirme yapmak, kalabalığın (ya da tahammülsüz azınlığın) gelecekteki paranızın ne olacağına karar vermesine izin vermek ve kendinizi normalde biriktireceğiniz paranın yalnızca bir kısmına razı etmekle eşdeğerdir. Zor kazanılmış paranızı bir kağıt parçasına değişmeden önce ödünleşimleri değerlendirin ve azınlık kuralını göz önünde bulundurun. Para ağaçta büyümez.

Bitcoin olağanüstü bir kriptografik başarıdır ve dijital dünyada kopyalanamayan bir şey yaratma becerisi muazzam bir değere sahiptir.

  • Eric Schmidt (Eski Google CEO'su)

Orijinal Makale İlk yayınlanma tarihi: 02/08/2019 | Son güncelleme: 01/17/2023 | Okuma süresi: 9 dakika

Diğer Makaleler