Bitcoin Yasaklanamaz
Yazar Parker Lewis, Tercüme Kemal, Alican🇹🇷
Bitcoin'in bir şekilde devletler tarafından yasaklanabileceği fikri, kabullenmeden hemen önce, kederin son aşamasıdır. Bu ifade, bitcoin'in "işe yaradığının" bir kabulüdür. Aslında, bitcoin'in o kadar iyi çalıştığını varsayar ki, bitcoin para üzerindeki devlet tekelini tehdit edecek ve devletler bu tehdidi ortadan kaldırmak için onu yasaklayacaktır. Hükümetlerin bitcoin'i yasaklayacağı iddiasını koşullu mantık olarak düşünün. Bitcoin para olarak işlevsel mi? Değilse, hükümetlerin yasaklayacakları bir şey yoktur. Eğer evet ise, o zaman devletler bitcoin'i yasaklamaya çalışacaktır. Dolayısıyla bu eleştiri hattının dayanak noktası, bitcoin'in para olarak işlevsel olduğunu varsayar. Bu durumda soru, hükümet müdahalesinin işlevsel bir bitcoin'in başarısız olmasına neden olup olamayacağıdır.
Başlangıç noktası olarak, bitcoin'in nasıl ve neden çalıştığını ya da işe yarayıp yaramadığını anlamaya çalışan herkes, bu soruyu hükümet düzenlemelerinin ya da müdahalelerinin sonuçlarından tamamen bağımsız olarak değerlendirmelidir. Bitcoin şüphesiz çeşitli düzenleyici rejimlerle birlikte var olmak zorunda kalacak olsa da, hükümetlerin var olmadığını düşünün. Tek başına, serbest piyasaya bırakıldığında bitcoin para olarak işlevsel olur muydu? Bu kaçınılmaz olarak bir takım tavşan deliği sorularına yol açacaktır. Para nedir? Belirli bir aracı, daha iyi ya da daha kötü bir para yapan özellikler nelerdir? Bitcoin bu özellikleri taşıyor mu? Bitcoin, taşıdığı özelliklere bağlı olarak daha iyi bir para türü müdür? Eğer nihai sonuç bitcoin'in para olarak işlevsel olmadığı yönündeyse, devlet müdahalesinin sonuçları önemsizdir. Bununla birlikte, eğer bitcoin para olarak işlevselse, soru esas tartışmayla alakalı hale gelir ve soruyu dikkate alan herkes, bunun mümkün olup olmayacağını değerlendirmek için bir temel olarak önceki bağlama ihtiyaç duyacaktır.
Tasarımı gereği, bitcoin devletlerin dışında var olmaktadır. Ancak bitcoin sadece devletlerin kontrolünün dışında değildir. Merkezi herhangi bir üçüncü partinin koordinasyonu olmadan çalışır. Küresel ve merkeziyetsizdir. Herhangi biri bitcoin'e izinsiz olarak erişebilir ve bitcoin ne kadar yaygınlaşırsa, ağı sansürlemek de o kadar zorlaşır. Bitcoin'in mimarisi, hükümetlerin onu yasaklama girişimlerine direnmek ve bağışıklık kazanmak için özel olarak tasarlanmıştır. Bu, dünyanın her yerindeki hükümetlerin Bitcoin'i düzenlemeye, vergilendirmeye ve hatta kullanımını yasaklamaya çalışmayacağı anlamına gelmiyor. Bitcoin'in benimsenmesine karşı koymak için kesinlikle bir mücadele vereceklerdir. Fed ve Hazine (ve onların küresel muadilleri), devlet parası tekelleri bitcoin tarafından giderek daha fazla tehdit edilirken öylece uzanıp yatmayacaklardır. Bununla birlikte, hükümetlerin bitcoin'i tamamen yasaklayabileceği fikrini çürütmeden önce, ilk olarak bu ifadenin ve habercinin sonuçlarını anlayın.
İnkarın İlerlemesi ve Kederin Aşamaları
Şüphecilerin hikâyesi zaman içinde sürekli olarak değişir. Kederin birinci aşaması: Bitcoin asla işe yaramaz - hiçbir şey tarafından desteklenmiyor. Günümüzün lale çılgınlığından başka bir şey değildir. Her heyecan döngüsünde, bitcoin'in değeri dramatik bir şekilde yükselir ve ardından bir düzeltme gelir. Şüpheciler tarafından genellikle bir çöküş olarak anılan bitcoin, ölmeyi başaramaz ve her durumda, önceki benimseme dalgalarından daha yüksek seviyelerde destek bulur. Lale hikâyesi yorulur ve şüpheciler daha incelikli konulara geçerek tartışmayı yeniden başlatır. Kederin ikinci aşaması şu şekildedir: Bitcoin bir para birimi olarak kusurludur. Para olamayacak kadar oynaktır bir ödeme sistemi olamayacak kadar yavaştır dünyadaki tüm ödemeleri karşılayacak kadar ölçeklenemez ya da enerji israfına neden olur. Liste uzayıp gidiyor. Bu ikinci adım, inkâr aşamasının bir ilerlemesidir ve bitcoin'in bir hiçten başka bir şey olmadığı fikrinden önemli bir sapmadır.
Sözde kusurlara rağmen, bitcoin ağının değeri zaman içinde artmaya devam ediyor. Ölmediği her an güç kazanıyor. Şüpheciler kusurları işaret etmekle meşgulken, bitcoin asla uyumuyor. Değer artışı çok basit bir piyasa dinamiği tarafından belirleniyor: satıcılardan daha fazla alıcı olması. Hepsi bu ve bu da artan benimsemenin bir fonksiyonu. Giderek daha fazla insan bitcoin için neden temel bir talep olduğunu ve neden/nasıl çalıştığını anlıyor. Bitcoin için uzun vadeli talep yaratan şey budur. Daha fazla insan bunu bir servet deposu olarak talep ettikçe, arz tarafının verebileceği bir yanıt yoktur. Sadece 21 milyon bitcoin olacak. Ne kadar kişi bitcoin talep ederse etsin, arz tarafı tamamen sabit kalır ve hiçbir esneklik göstermez. Şüpheciler aynı yorgun satırları haykırmaya devam ederken, geniş kitleler gürültüyü ayrıştırmaya ve parasal özelliklerinin gücü nedeniyle bitcoin talep etmeye devam ediyor. Ve hiçbir seçmen grubu bitcoin'e karşı argümanlar konusunda bitcoin'i benimseyenlerden daha bilgili değil.
Bitcoin Korku, Belirsizlik ve Şüphe Zarı (ingilizce: FUD - Fear, Uncertainty & Doubt) v1 ve v2, Nic Carter'ın izniyle.
Çaresizlik devreye girmeye başlar ve tartışma bir kez daha yeniden alevlenir. Hikaye tahmin edilebileceği gibi değişir. Artık bitcoin'in hiçbir şey tarafından desteklenmediği ya da bir para birimi olarak kusurlu olduğu değil; bunun yerine tartışma, düzenleme ve hükümet yetkilileri üzerinde yoğunlaşıyor. Kederin son aşamasında, aslında bitcoin çok iyi çalışıyor ve sonuç olarak hükümet bunun olmasına asla izin vermeyecek ve yasaklayacak. Gerçekten mi? Yani, insan yaratıcılığı bir şekilde teknolojik olarak üstün bir ortamda parayı yeniden icat ediyor, bunun akıl almaz sonuçları var ve hükümet bir şekilde bunu yasaklayacak mı? Şüphecilerin bu kadarını söylemekle yenilgiyi kabul ettiklerini unutmayın. Bu, bir başarısız argümanlar dizisinin son çırpınışlarıdır. Şüpheciler aynı anda Bitcoin için temel bir talep olduğunu kabul ediyor ve ardından hükümetlerin bunu yasaklayabileceğine dair temelsiz inançlarına dönüyorlar.
Şimdi bir de bunu deneyelim. Gelişmiş dünya hükümetleri tam olarak ne zaman devreye girecek ve bitcoin'i yasaklamaya çalışacak? Bugün Fed ve Hazine, bitcoin'i doların üstünlüğüne karşı ciddi bir tehdit olarak görmüyor. Onların kolektif zihninde bitcoin küçük sevimli bir oyuncak ve bir para birimi olarak işlevsel değil. Şu anda bitcoin ağı 200 milyar dolardan daha az bir toplam satın alma gücünü temsil ediyor. Öte yandan altının satın alma gücü yaklaşık 8 trilyon dolar (bitcoin'in 40 katı) ve geniş para arzı (M2) yaklaşık 15 trilyon dolar (bitcoin'in 75 katı). Fed ya da Hazine bitcoin'i ne zaman ciddi bir tehdit olarak görmeye başlar? Bitcoin toplu olarak 1 trilyon dolarlık satın alma gücünü temsil ettiğinde mi? 2 trilyon dolar ya da 3 trilyon dolar? Seviyenizi seçin, ancak bunun anlamı, hükümet güçleri onu ciddi bir rakip veya tehdit olarak görmeden önce, bitcoin'in çok daha değerli olacağı ve küresel olarak çok daha fazla insan tarafından tutulacağıdır.
Başkan Trump ve Hazine Bakanı Mnuchin Bitcoin Üzerine (2019)
Sizi temin ederim ki 10 yıl sonra Bitcoin hakkında konuşuyor olmayacağım [...] Bahse girerim ki 5 ya da 6 yıl sonra bile Hazine Bakanı olarak artık Bitcoin hakkında konuşmuyor olacağım. Başka önceliklerim olacak [...] Sizi temin ederim ki kişisel olarak Bitcoin'e para aktarmayacağım.
-- Hazine Bakanı Steve Mnuchin
Para olmayan ve değeri son derece oynak olan ve hiçbir şeye dayanmayan Bitcoin'in [...] hayranı değilim.
-- Başkan Donald J. Trump
Yani şüpheci mantık şu: Bitcoin çalışmıyor, ama çalışırsa hükümet onu yasaklayacak. Ancak, özgür dünyadaki hükümetler, bir tehdit olduğu bariz hale gelene kadar bitcoin'i yasaklamaya çalışmayacaktır. O zamana kadar da bitcoin daha değerli olacak ve çok daha fazla yerde, çok daha fazla insan tarafından tutulacağı için yasaklanması şüphesiz daha zor olacaktır. Dolayısıyla, temel prensipleri ve küresel bir para kazanma olayının doğasında bulunan asimetriyi görmezden gelebilirsiniz çünkü haklı çıkmanız durumunda, hükümet bitcoin'i varoluştan düzenlemek için devreye girecektir. Rasyonel bir ekonomik aktör sizce çitin hangi tarafında olmayı tercih eder? Küresel rezerv para birimini tehdit edecek kadar değeri artan bir parasal varlığa sahip olmayı mı, yoksa tam tersi bu varlığa sahip olmamayı mı? Bir bireyin bunun neden ciddi bir olasılık (ve giderek de artan bir olasılık) olduğunu anlayacak bilgiye sahip olduğunu varsayarsak, hangisi daha savunulabilir ve mantıklı bir pozisyondur? Asimetri bile tek başına ilkini gerektirir ve bitcoin talebine ilişkin herhangi bir temel anlayış sadece aynı pozisyonu güçlendirir.
Ancak Bitcoin Yasaklanamaz.
Bitcoin'in gerçekte neyi temsil ettiğini düşünün ve ardından da Bitcoin'in yasaklanmasının neyi temsil edeceğini. Bitcoin, gerçek dünyada yaratılan ve takas edilen subjektif değerin dijital anahtarlara dönüştürülmesini temsil eder. Daha açık bir ifadeyle, bir bireyin zamanını paraya dönüştürmesidir. Birisi bitcoin talep ettiğinde, aynı zamanda dolar, ev, araba ya da yiyecek gibi başka bir mala olan talebinden de vazgeçmiş olur. Bitcoin, diğer mal ve hizmetlerin fırsat maliyetiyle birlikte gelen parasal tasarrufları temsil eder. Bitcoin'i yasaklamak, hem sağlamak hem de korumak için tasarlandığı en temel özgürlüklere bir saldırı olacaktır. Bitcoin'i benimseyenlerin tepkisini bir düşünün: "Uzmanların asla işe yaramayacağını söylediği araç şimdi çok iyi çalışıyor ve aynı uzmanlar ve yetkililer bunu kullanamayacağımızı söylüyor. Çok eğlenceliydi. Herkes evine gitsin. Gösteri bitti millet." Bitcoin'i, sağladığı finansal özgürlük ve egemenlik için benimseyen dünyadaki tüm insanların, aniden bunlardan vazgeçip bu özgürlüğün nihai ihlalini kabul edeceğine inanmak mantıklı değil.
Para, insanoğlunun şimdiye kadar icat ettiği en büyük özgürlük araçlarından biridir. Var olan toplumda yoksul insanlara şaşırtıcı bir seçenek yelpazesi açan şey paradır - bu birkaç nesil önce zenginlere açık olandan daha geniş bir yelpazedir...
-- F.A. Hayek
Hükümetler alkol tüketimini, uyuşturucu kullanımını, ateşli silah alımını ya da altın sahipliğini başarılı bir şekilde yasaklayamamıştır. Bir hükümet herhangi bir şeye erişimi marjinal olarak kısıtlayabilir, hatta bulundurmayı yasadışı hale getirebilir, ancak geniş ve farklı bir grup insan tarafından talep edilen değerli bir şeyin sihirli bir şekilde ortadan kalkmasını sağlayamaz. ABD 1933 yılında altının özel mülkiyetini yasadışı hale getirdiğinde, altın değerini kaybetmedi ya da parasal bir araç olarak ortadan kalkmadı. Aslında dolara göre değeri arttı ve sadece otuz yıl sonra yasak kaldırıldı. Bitcoin, herhangi bir hükümetin şimdiye kadar yasaklamaya çalıştığı (altın dahil) diğer tüm mallara göre daha büyük bir değer önerisi sunmakla kalmıyor; aynı zamanda doğası gereği yasaklanması da çok daha zor. Bitcoin küreseldir ve merkezi değildir. Sınırları yoktur ve düğümler ve kriptografik anahtarlarla güvence altına alınmıştır. Bitcoin'i yasaklamak için açık kaynaklı yazılım kodunun çalıştırılmasını ve dijital imzaların (kriptografik anahtarlarla oluşturulan) internette yayınlanmasını engellemek gerekir. Ayrıca, anahtarların gerçekte nerede bulunduğunu bilmenin ya da farklı hakimiyet alanlarında daha fazla düğümün ortaya çıkmasını önlemenin bir yolu olmaması dışında, bu yasağın çok sayıda hakimiyet alanı arasında koordine edilmesi gerekecektir. Anayasal sorunları bir kenara bırakırsak, bitcoin'i anlamlı bir şekilde yasaklamak teknik olarak mümkün olmayacaktır.
Ülkelere Göre Bitcoin Düğüm Yoğunluğu earn.com
G-20'deki tüm ülkeler hep birlikte bitcoin'i yasaklamak için koordine olsalar bile, bu bitcoin'i öldürmez. Bunun yerine, fiat sistemi için bir oldubitti olacaktır. Kitlelere bitcoin'in müthiş bir para birimi olduğunu pekiştirecek, küresel ve umutsuz bir köstebek vurma oyunu başlatacaktır. Bitcoin'de merkezi bir hata noktası yoktur [Çevirmenin notu:"Merkezi hata noktası", bozulması halinde parçası olduğu sistemin çalışmasını tümüyle durduracak olan, doğası itibariyle merkezi bir parçayı ifade etmek için kullanılmıştır.]; bitcoin madencileri, düğümler ve anahtarlar tüm dünyaya dağıtılmıştır. Bitcoin'in her yönü merkeziyetsizdir, bu nedenle düğümleri çalıştırmak ve anahtarları kontrol etmek bitcoin'in temelidir. Ne kadar çok anahtar ve ne kadar çok düğüm varsa, bitcoin o kadar merkeziyetsizleşir ve saldırılara karşı o kadar bağışık hale gelir. Madenciliğin yapıldığı ne kadar çok hakimiyet alanı varsa, tek bir hakimiyet alanının alacağı kararların bitcoin'in güvenliği için oluşturduğu risk de o kadar az olur. Devlet düzeyinde koordineli bir saldırı, yalnızca bitcoin'in bağışıklık sisteminin gücünü artırmaya hizmet edecektir. Nihayetinde eski finansal sistemden (ve eski para birimlerinden) uzaklaşmayı hızlandıracak ve bitcoin ekonomik sistemi içindeki inovasyonu hızlandıracaktır. Her geçen tehditle birlikte, bitcoin tehdidi bağışık hale getirmek için yenilikler yapar. Devlet düzeyinde koordineli bir saldırı da farklı olmayacaktır.
Küresel olarak merkezi olmayan bir temelde, izin almayı gerektirmeyen inovasyon, bitcoin'in her saldırıdan güç kazanmasının nedenidir. Bitcoin'in yenilik yapmasına neden olan şey saldırı vektörünün kendisidir. Bu Adam Smith'in görünmez elinin steroid etkisindeki halidir. Bireysel aktörler kendilerini daha büyük bir amaç için motive ettiklerine inanabilirler, ancak gerçekte, bitcoin'e gömülü olan fayda, hayatta kalmasını sağlamak için yeterince güçlü bir teşvik yapısı yaratır. Milyarlarca olmasa da milyonlarca bireyin, merkezi bir planlama olmaksızın, bireysel ve kolektif para ihtiyacına göre hizalanmış kişisel çıkarları, bitcoin'in üzerinde izinsiz inovasyonu teşvik ediyor. Bugün, havalı yeni bir teknoloji ya da sahip olunması hoş bir portföy yatırımı gibi görünebilir, ancak çoğu insan henüz bunun farkında olmasa bile, bitcoin bir gerekliliktir. Bir gerekliliktir çünkü para bir gerekliliktir ve eski para birimleri temelde bozuktur. İki ay önce (2019), ABD'deki repo piyasaları çöktü ve Fed hızla dolar arzını 250 milyar dolar artırarak yanıt verdi ve daha fazlası da gelecek. İşte tam da bu yüzden bitcoin bir lüks değil, bir gerekliliktir. Bir yenilik, bir ekonominin işleyişi için temel bir gereklilik olduğunda, onun yaygınlaşmasını durdurmayı umut edebilecek hiçbir hükümet gücü yoktur. Para çok temel bir gerekliliktir ve bitcoin para için küresel rekabette büyük bir yeniliği temsil etmektedir.
Ve daha pratik olarak, herhangi bir hakimiyet alanı tarafından bitcoin'i yasaklama veya kullanımını ağır bir şekilde düzenleme girişimi, rakip bir hakimiyet alanına doğrudan fayda sağlayacaktır. Bitcoin'i yasaklamaya yönelik herhangi bir koordineli çabadan uzak durmanın teşviki, hakimiyet alanları arasında böyle bir anlaşmayı sürdürmeye kıyasla çok yüksek olacaktır. Amerika Birleşik Devletleri yarın bitcoin bulundurmayı yasa dışı hale getirse, bu durum bitcoin'in yayılmasını, gelişmesini ve benimsenmesini yavaşlatır ve ağın değerinin aralıklı olarak düşmesine neden olur mu? Muhtemelen. Bitcoin'i öldürür mü? Hayır. Bitcoin dünyadaki en mobil sermayeyi temsil etmektedir. Düzenlemelerine kesinlik getiren ve bitcoin kullanımına en az kısıtlama getiren ülkeler ve hakimiyet alanları sermaye girişlerinden önemli ölçüde faydalanacaktır.
Bitcoin'in Yasaklanması Mahkumun İkilemi
Pratikte, mahkumun ikilemi bire bir değildir. Hepsi birbiriyle yarışan çıkarlara sahip çok sayıda hakimiyet alanını içeren çok boyutlu bir denklemdir ve bitcoin'i başarılı bir şekilde yasaklama girişimlerini çok daha işe yaramaz kılar. İnsan sermayesi, fiziksel sermaye ve parasal sermaye, bitcoin üzerinde en az kısıtlayıcı düzenlemelere sahip ülkelere ve hakimiyet alanlarına akacaktır. Bu bir gecede gerçekleşmeyebilir, ancak bitcoin'i yasaklamaya çalışmak, bir ülkenin kendi ayağına kurşun sıkmasına eşdeğerdir. Bu, ülkelerin bunu denemeyeceği anlamına gelmiyor. Hindistan zaten bitcoin'i yasaklamaya çalıştı. Çin kullanımını büyük ölçüde kısıtlamaya çalıştı. Diğerleri de bunu takip edecektir. Ancak bir ülke bitcoin kullanımını kısıtlamak için ne zaman harekete geçse, aslında bitcoin'in benimsenmesini teşvik etmek gibi istenmeyen bir etkiye sahip oluyor. Bitcoin'i yasaklama girişimleri, bitcoin için son derece etkili bir pazarlama aracıdır. Bitcoin devlete bağlı olmayan, sansüre dirençli bir para türü olarak var olmaktadır. Devletin dışında var olmak üzere tasarlanmıştır. Bitcoin'i yasaklama girişimleri yalnızca Bitcoin'in varlık nedenini ve nihayetinde değer önerisini güçlendirmeye hizmet eder.
Kazanan tek hamle, oynamaktır
Bitcoin'i yasaklamak aptalca bir iştir. Bazıları deneyecek; hepsi başarısız olacak. Ve bitcoin'i yasaklama girişimleri, onun benimsenmesini ve yaygınlaşmasını hızlandıracaktır. Bu, orman yangınını körükleyen saatte yüz kilometre hızla esen bir rüzgar gibi olacaktır. Ayrıca bitcoin'i daha güçlü ve daha güvenilir hale getirecek, onu saldırılara karşı daha da bağışık kılacak ve kırılgan olmayan doğasını güçlendirecektir. Her halükarda, küresel rezerv para birimleri için gerçekçi bir tehdit haline gelmesi durumunda, hükümetlerin bitcoin'i yasaklayacağına inanmak, onu bir tasarruf teknolojisi olarak göz ardı etmek açısından akılcı değildir.. Bu düşünce hem bitcoin'in para olarak işe yaradığını kabul ediyor hem de bunun temel nedenlerini göz ardı ediyor: merkeziyetsizlik ve sansürlenmeye karşı direnç. Dünyanın en büyük sırrını anladığınızı ve hükümetler yasaklar korkusuyla bitcoin'in sağladığı asimetri ve faydadan yararlanamadığınızı düşünün. Büyük olasılıkla, ya birileri bitcoin'in neden çalıştığını ve bir hükümetin karşısında neden başarısız olmayacağını anlıyor ya da bitcoin'in ilk etapta nasıl çalışabildiğine dair bir bilgi boşluğu var. İşe temelleri anlamakla başlayın ve daha sonra bunu gelecekteki hükümet müdahalesi ya da düzenlemelerinin yaratabileceği potansiyel riskleri değerlendirmek için bir temel olarak kullanın. Ve asimetrinin değerini asla göz ardı etmeyin; kazanan tek hamle, oynamaktır.
Orijinal Makale İlk yayınlanma tarihi: 11/08/2019 | Son güncelleme: 01/17/2023 | Okuma süresi: 13 dakika